10 Kasım 2012 Cumartesi

Kabe'nin Kıble Oluşu - Mahmud Efendi (k.s) Sohbetleri / 1. Sohbet



Mahmud Efendi Sohbetleri;1. Sohbet (Bakara / 177)

Kabe'nin Kıble oluşu;
 
Ne zaman ki kıble Mescid-i Aksa idi. Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) gelinceye kadar ve geldikten epey sonraya kadar o tarafa doğru kılınıyordu. Efendimiz arzu ediyordu ki kıble, Beytullah’a dönsün. Tabi ki bunu Cenab-ı Hak hatırına getirmişti. Çükü Kâbe-i Muazzama, ceddi İbrahim (Aleyhisselam)ın kıblesi ve iki kıblenin en eskisiydi.
 
Kâbe-i Muazzama, arapların iftihar vesilesi, emniyet, ziyaret ve tavaf yerleri olduğu için Kâbe-i Muazzama’ya dönmek araplar için daha teşvik ediciydi.
 
Aynı zamanda Kâbe-i Muazzama’ya dönmekte, Yahudilere muhalefet te vardı. Zira Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) onların kıblesi olan Mescidi Aksaya doğru kıldığında :”O, bizim dinimize muhalefet ediyor. Sonra kıblemize tabi oluyor. Biz olmasak nereye döneceğini de bilmeyecek” diyorlardı.
 
O zaman Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Mescid-i Aksaya doğru yönelmeyi istemedi ve Rabbinin O’nu Kâbe-i Muazzama’ya doğru döndürmesine dair kalbinde bir arzu vuku buldu. Bu hususta bir vahiy beklediğinden çok kere yüzünü semaya çevirirdi. Bunun üzerine Mevla Teala şu ayeti inzal buyurdu.
 
”(Ey habibim! Biz senin yüzünün (vahiy bekleyerek sık sık) semaya doğru çevrildiğini muhakkak görüyoruz. Vallahi elbette şimdi biz, seni razı (hoşnud) olacağın bir kıbleye muhakkak çeviriyoruz. Artık sen (namazda) yüzünü Mescid-i Haram tarafına (Kâbe’ye) çevir.”(Bakara Suresi:144)

Bu defa ehli kitap mücadeleye başladılar. Nasıl olurda kıble yerinden dönermiş. Böyle şey olur mu? O vakit Cenab-ı Hak şu ayeti celileyi inzal buyurdu.
 
”İnsanlardan (yahudi ve müşriklerden) bir takım sefih (cahiller) yakında: ”Onları üzerinde bulundukları kıblelerinden çeviren sebep nedir?”diyecekler. Sen o süfehaya (akılsızlara) deki:”Meşrik (doğu) ve mağrib (batısıyla bütün kürrei arz) Allah’ındır. O, dilediğini dosdoğru bir yola hidayet eder.”(Bakara Suresi-142)

Cenab-ı Hak kıble için mücadele verenleri sefihlikle andı, onlara ahmak dedi.
Siz Allah’ın işine ne karışıyorsunuz. Allah’u Teala bilmiyor mu ki, kıble neden döndü, neden dönmedi. İşte bugün okunan aşr-ı şerif de buna tam cevap olarak indirildi.

(Ders Ayeti
”Birr (iyilik ve takva), yüzlerinizi (namazda) doğu ve batıya doğru çevirmeniz değildir. Fakat birr (asıl iyilik) Allah’a, ahiret gününe, meleklere, kitaplara ve peygamberlere iman eden, malı(anı Allah) sevgisiyle (veya mala olan sevgisine rağmen) karabet sahiplerine, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, dilenenlere ve (köle ve esirlerin) boyunlar(ını azad etme hususun)da veren, namazı (nı) dosdoğru kılan, zekâtı(nı) veren; birde muahede yaptıklarında ahitlerini yerine getirenlerdir. Sıkıntıda, hastalıkta ve muharebenin kızıştığı zamanlarda (sabredenlerin takvasını özellikle överim). İşte sadık (iyilik iddiasında doğru) olanlar onlardır. Ve muttaki olanlarda ancak onlardır”.

Kaynak;http://www.mahmudelofi.com/sohbet/2011/08/efendi-hazretleri-1-sohbet/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder